ARA

Ben

Fotoğrafım
Kıyameti koparacaksın önce... Cenneti ondan sonra yaratabilirsin.

29 Haziran 2010 Salı

12 Angry Men

lee cobb amca muhteşem oyunculuğu sayesinde -ya da "yüzünden" demeliyim sanırım- kendisine acayip gıcık olmamıza imkan tanıyor; öncelikle bu muhteşem bir olay, paradoksal.

düşünsel, siyasi ya da felsefi göndermeleri olan filmlerde ayrıntılar yalnızca olay ve düşünce örgüsünü kuvvetlendirmek için yaratılırken bu filmde hem buna (örneğin "hiç terlemeyen adam"ın köşeye sıkıştığında terlemesi...) hem de "öylesine gibi görünen ayrıntı"lara rastlıyoruz -çalışmayan vantilatörün ışık açılmasıyla çalışınca lamba anahtarına bağlı olduğunun anlaşılması gibi...

bazılarının çocuğun suçlu ya da suçsuz oluşunun filmin sonunda açıklanmasının filmin gerçek sonundan çok daha tesirli bir son yaratacağını söylemesi gayet normal; fakat bu sadece "dikkat" ve "amaç" dağıtan bir hamle olurdu, reginald rose ya da filmin yönetmeni *, filmin mesaj ve aforizmlerini seyirciye böyle bir tatmin yaşatmaya kurban etmek istememişler belli ki. veya sadece "gıcıklık" olsun diye de böyle bir sona bağlanmış olabilir film.

lâkin sonuç olarak bu filmin vermek istedikleriyle uyuşabilecek biricik son filmin kendi, gerçek sonudur.

----
- i'll kill him! i'll kill him!
- you don't really mean you'll kill me, do you?
----

film temel olarak "onlar"la "ötekiler" arasındaki ayrıma değiniyor. bunu diyelim, uzatmayalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder